Uk macerası ve yerinden scones/ ingiliz çöreği tarifi


        Ingiltereye gitmek üzere hak kazandığımı öğrendiğimde, heyecanım misliyle katlanıp sonrasında biraz korku ve telaşa bıraktı yerini... Yurtdışına ilk defa tek başıma çıkacak olma endişesi sarmıştı tüm benliğimi...  Her zaman olduğu gibi dualara sığınmıştım yine. Tek bildiğim 5 kişi Londra Heatrow Havaalanına indikten sonra 3-4 saat daha yol gidecektik. Karşılama nasıl olacak , yol nasıl geçecek her şey tam anlamıyla bir muammaydı buna  Brenda ve Raph Benhamların evinde bir Arap ve bir İspanyol öğrenciyle bir ay geçirecek olmak da dahildi.
       
        Uzun lafın kısası hayallere kavuşmanın zamanı gelmişti artık... Havaalanında bizi tripangle firmasından Can Öğer (www.tripangle.co.uk ) karşıladı. Kesinlikle gitmeyi düşünenlere şayan-ı tavsiyedir, kendisi ile irtibata geçin. Can bey deniz aşırı taşıdığımız tüm stres ve gerginliğimizi havaalanında araçlarımızı beklerken giderdi. Kalacağımız yer İngilterenin güneyinde Devon bölgesinde Totnes adında ufak, samimi, onun tabiriyle kalburüstü kesimin ikamet ettiği, öğrencileri ve turistleri çok seven bir kasabaydı. 




Yol boyu bize çok işimize yarayacak tavsiyelerde bulundu. Toplamda beş arkadaştık ve Totnese vardığımızda ayrılma vakti gelmişti. 3 aile bizleri karşılamak üzere bekliyordu. 2 kişi kasabanın kuzeyinde, 2 kişi ortasında bense tek başıma kasabanın diğer ucunda ikamet edeceğimiz evlerimize doğru ayrılmıştık.

          Benhamlar güler yüzlü ve hayal bile edemeyeceğim kadar yardım sever insanlardı. Emekli çiftin; Totnesin abartısız yüzde seksen doksanının aksine evlerinde besledikleri bir evcil hayvanları yoktu. Kalacağım oda 4 katlı evlerinin 2. katında öğrenciler için ayrılan en büyük odaydı.  Tek kişi için oldukça geniş yatağa bembeyaz  nevresimler geçirilmiş üzeri beyaz yastıklarla süslenmişti. Pembe çiçek desenli duvar kağıtlarıyla kaplı bu sevimli, sıcak ve en önemlisi temiz odada bir aya yakın ikamet edecek olmak Rabbimin benim için büyük lütfuydu... 


İkinci gün sabah başlamam gereken bir aylık ingilizce eğitim için Language in Totnes kursuna kadar Raph bana eşlik etti . Totnes da araca ihtiyacınız yok her yer yürüme mesafesinde bu da her sabah ve akşam doyamayacağımız yürüyüşler için güzel bir vesile olacaktı ilerleyen zamanlarda. 

Language in Totnes çalışanları ve hocaları kısacası tüm ekibi anlatamayacağım kadar ilgili ve hassaslardı. Bizim yorumlarımız, sorularımız, sorunlarımız, isteklerimiz onlar için titizlikle çalışılacak konulardı. Dersler aktif ve samimi geçiyordu, hocalarımız her hafta değişiyordu.  İspanyol, Alman, Rus, Koreli, Fransız sınıf arkadaşlarım oldu, çok nazik ve sıcak kanlı insanlarla tanıştık ve arkadaşlıklar kurduk.

 Dışarıdan bakınca; farklı kültürler tanımak, onlarla bir arada kalmak, yemeklerini tatmak, sohbetlerine katılmak ( hatta nişan törenlerine bile katılmak kısmet oldu) evet tüm bunlar, her şey  güzeldi  ama dar dünyamızda; yabancılara, yemeklere alışmak, marketlerde ne alacağını ne yiyeceğini bilememek, hangisi helaldir arayışlarıyla gezinmek ve tek başımıza bir şeyler başarmaya çalışmak zor olduğu gibi biraz zaman almıştı kabul ediyorum. Kabul ediyorum bir hafta olmamıştı evdekileri arayıp geri geliyorum diye ağlamıştım. Lakin son hafta da arayıp ben gelmiyorum 1 ay daha buradayım dediğim de doğrudur :) 

Benhamların evine dönersek orada huzurum yerindeydi, her sabah Raph erkenden kalkar bahçe katında radyoyu açar ve kahvaltı hazırlardı. Kahvaltı olarak bir kase mısır gevreği , ingiliz usulü sütlü çay ve meyve yemeği tercih ediyordum. Öğlen yemeği kalmaya dahil değildi ama Brenda konuk öğrenciler acıkmasın diye 7/24 meyve ve aperatifler bırakırdı büfenin üzerine. Ev sahiplerim samimi, ilgili ve destekleyici insanlardı. Brenda siparişle düğün nişan pastaları yapıyordu, aksamları ise bazen örgü örer, bazen patchwork battaniyesini yapardı. Sabah erkenden hazırlanıp kursa giderdim Kurs sonunda bazen gezerdik, nehir kenarında sohbet ederdik, bazen de bir başıma o ufak dükkanları dolaşa dolaşa eve dönerdim. 



Her akşam istisnasız 18:00 de yemek hazır olurdu Benhamlarda. Brenda gerçekten çok başarılı bir aşçıydı. Balıkların, sebzelerin yanına hazırladığı soslar, sebze soteleri, salatalar, nefis kuşkonmazlı peynirli somonlu kişi ve bezelyeli yumurtalı ton balıklı pilavı hepsi çok lezzizdi.

Benhamlar tüm kıtaları keşfe çıkmış, ciltler dolusu gezi ve anı arşivleri, fotoğrafları biriktirmiş gezgin bir çiftti. Her akşam sofrada uzun uzun sohbet ederdik; biraz İngilizler, biraz Türk kültürü, biraz dünya, gezdikleri yerler derken vaktin nasıl geçtiğini anlamıyordum bile...
Totnes yemyeşil tepeler arasında kalan bir pazar kasabası.

Orada kaldığımız süre zarfında civar şehirleri gezdik, Hafta sonları kurstan hocalarla ve öğrencilerle gezilere katıldık. Bazen bir trene atladık ve nereye gittiğimizi bilmeden keşiflere yelken açtık... 

Sonrasında Londrada hızlı geçen keşif turlarıyla İngiltere maceramız sona ermiş oldu.Şimdi sizler için Brenda ile hazırladığımız sconeslara gelelim.
Scones /Çörek
İngiliz çörekleri tarifi

MALZEMELER;
5 su bardağı un
2 çay kaşığı karbonat
1 paket kabartma tozu
2 çimdik tuz
1 su bardağı toz şeker
100 gr  küp küp kesilmiş tereyağ 
1 yumurta
1 su bardağı süt
Un, karbonat, kabartma tozu, ve tuz  iyice karıştırıldıktan sonra tozşeker eklenir.
Tereyağ; bütün olarak içine atılır yoğurulur. İki elinizin içinde un ve tereyağ karışımını havalandıra havalandıra toz haline getirin.

Sonra ortasında bir çukur açın içine 1 yumurta ve 1 su bardağı süt ilave edip önce bir kaşıkla kabı ve kaşığı aynı yönde çevirerek karıştırın sonra elinizle hafif hafif yoğurun.

Un serptiğiniz tezgaha yuvarladığınız hamuru alın elinizle hafif bastırarak veya merdane yardımıyla hamuru 2 parmak kalınlığında açın, yuvarlak kalıplarınızla keserek yavaşça yağlı kağıt serdiğiniz tepsiye yerleştirin.

Üzerlerine iyice çırpılmış 1 yumurta ile 3-4 yemek kaşığı kadar sütü karıştırarak sürün  200 derecede fırında tam 12 dakika pişirin. 


Brenda'nın anlattığına; göre Sconesların asıl özelliği yukarıda sağda gördüğünüz 'CLOTTED CREAM' ile yenmesi. Anladığım kadarıyla tereyağ ve kaymak karışımı gibi bir şey aslında. Özelliği ise sadece Devon Bölgesinde, o yemyeşil tepelerde yetişip otlayan hayvanların sütünden elde edilmiş olmasıymış.  İngiltere de sconeslar; clotted cream ve çeşit çeşit reçeller eşliğinde  aslında bir 5 çayı klasiği.
İşin esası Brenda ile yaparken Türkiyede yaptığımda aynı lezzeti bulamazsam korkusu vardı. Sonuç görsel ve tat olarak birebir tuttuğunda ki mutluluğumu anlatamam:)))
Beğenmeniz, denemeniz dileğiyle...








Yorumlar

Popüler Yayınlar